Dert

Sabırla beklemiyor artık mevsimler zamanını,
Bu şehrin bir ucundan tuttun mu,
Gün artık kendi rutininde işlemiyor,
Zaman yok.

Onu da yapsan olmaz,
Bunu da yapsan olmaz.

Bir kaldırıyor ki başını kuşlar uçmuş,
Kahveler soğumuş bardaklarda,
Kağıtlarda yazılar silik,
Yazı daha tedahülden kalkıyor yavaş yavaş.


Onu da yapsan olmaz,
Bunu da yapsan olmaz.


Kitabın katlandığı yer,
Seni çoktan terk etmiş,
Roman karakterleri kendi taşağında,
Biz yokken nice cinayetler işlenmiş.

Onu da yapsan olmaz,
Bunu da yapsan olmaz.

Şiire küfür girmiş,
Eline fırçasını alan boyamak kere boyuyor Taksim meydanını,
Yiğitlik bitmiş,
Yandan değil tam orta yerinden saplıyor artık kesiciler.

Onu da yapsan olmaz,
Bunu da yapsan olmaz.

Ocakta yemeği olanlar,
Cümbüşü seyretmek için camdan sarkanlar taahhütsüz gitmiş,
Telefonlar kimin için çalıyor Abidin?
Mutluluğun resmi kaçtan satılıyor?

Yorumlar

Popüler Yayınlar